Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

EKONOMİDE 2021 BEKLENTİLERİ / ARAM EKİN DURAN’IN ANALİZİ

Covid-19 pandemisinin küresel ekonomide dünya savaşları kadar ağır bir iz bıraktığı 2020 yılı, Türkiye açısından da zorluklarla dolu bir yıl oldu. Peki, 2021’de Türkiye ekonomisini neler bekliyor? ARAM EKİN DURAN 2020’de dünya ekonomisinde yüzde 4-5 oranında küçülme beklenirken, Türkiye’nin 2020’yi pozitif tarafta kapatması bekleniyor. Son 1 yılda azalan istihdam kaybı ile birlikte yükselen enflasyon ise […]

EKONOMİDE 2021 BEKLENTİLERİ / ARAM EKİN DURAN’IN ANALİZİ
  • 28 Aralık 2020 19:32

Covid-19 pandemisinin küresel ekonomide dünya savaşları kadar ağır bir iz bıraktığı 2020 yılı, Türkiye açısından da zorluklarla dolu bir yıl oldu. Peki, 2021’de Türkiye ekonomisini neler bekliyor?

ARAM EKİN DURAN

2020’de dünya ekonomisinde yüzde 4-5 oranında küçülme beklenirken, Türkiye’nin 2020’yi pozitif tarafta kapatması bekleniyor. Son 1 yılda azalan istihdam kaybı ile birlikte yükselen enflasyon ise 2021’e ilişkin beklentileri zora sokuyor. 2021 yılı, ekonomide 2020’den kalan sorunlara çare aramakla geçecek gibi görünüyor.

Abori okuyucuları için Türkiye ekonomisini 2021’de nelerin beklediğini maokroekonomik veriler ışığında şöyle anlatabiliriz:

BÜYÜME:

Türkiye, 2018’in son çeyreğinden 2019’un üçüncü çeyreğine kadar süren bir resesyondan geçti. 2019’un sonu ve 2020 başında çeyrek bazda toparlanma sürecine giren ekonomi, Mart 2020’de küresel çapta başlayan pandemi paniği ile birlikte yeniden küçülme potasına girdi. 2020’nin ikinci çeyreğinde ekonomi yüzde 9,9 küçüldü. Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte ise yüzde 6,7 büyümeyi başarırken, tüketim kaynaklı bu büyüme bankacılık ve finans sektöründe yaşanan hızlı gelişme ile mümkün oldu. Son çeyrekte de pozitif yönlü bir büyüme beklenirken, Türkiye ekonomisinin 2020 yılının tamamının yüzde 1’e yakınsayan bir büyüme ile kapatması öngörülüyor. 2021 yılında ise Yeni Ekonomi Programı’nda (YEP) hedeflenen yüzde 5,8’lik büyümeye ulaşılması zor.

İŞSİZLİK:

Pandemi süreci, özellikle istihdam piyasasında ağır hasara yol açtı. Türkiye’nin kronik işsizlik sorununun üstüne eklenen pandemi nedeni oluşan iş kaybı, geniş tanımlı işsizliğin yüzde 30’lar seviyesine kadar çıkmasına neden oldu. İş arama sürelerinin 1 yılı aşması sonrasında, son 1 yılda yaklaşık 1,4 milyon kişi iş aramaktan umudunu kesti. Kısa Çalışma ödeneği ve işten çıkarma yasakları, resmi işsizlik verilerinde yukarı yönlü hareketi şimdilik engellese de 2020 sonunda işsizliğin yüzde 14’ler seviyesine çıkması bekleniyor. YEP hedefi yüzde 12,8 olsa da, pandemi önlemlerinin kalkması sonrasında işsizliğin hızla yüzde 17-18 seviyelerine çıkması olası.

ENFLASYON:

Dünya genelinde enflasyon bir sorun olmaktan çıksa da, Türkiye ekonomisi açısından yüksek enflasyon sıkıntısı devam ediyor. Özellikle gıda fiyatlarının oluşturduğu baskı ile 2020 yılı Kasım ayında TÜFE yüzde 2,30 arttı. Kasım ayındaki artışla birlikte yıllık enflasyon yüzde 14,03 düzeyinde gerçekleşti. Yılın son döneminde hızlı bir yükseliş eğilimine giren enflasyonun 2021’nin ilk yarısında da artmaya devam edeceği bekleniyor. 2021 ikinci yarıda ise enflasyonda yükseliş trendinin yavaşlaması ve yılı yüzde 10-12 bandında kapatabileceği öngörülüyor.

FAİZ:

Kasım ayı başında Murat Uysal’ın Cumhurbaşkanlığı kararı ile TCMB Başkanlığı görevinden alınması sonrasında ise Merkez Bankası politikaları açısından yeni bir dönem başladı. Göreve gelen Naci Ağbal başkanlığında gerçekleştirilen iki PPK toplantısında toplam 675 baz puanlık artış ile politika faizi 17 seviyesine geldi. Ağbal’ın iletişim stratejisi ile fiyat istikrarı ve para politikasındaki “sıkı duruş” açıklamaları, piyasalarda olumlu karşılanırken, 2021 yılı için öngörüler faizdeki kademeli artışın yüzde 18’ler seviyesine kadar süreceğini, ardından yılsonuna doğru yüzde 13’ler seviyesine doğru geri çekilme yaşanacağı yönünde.

DOLAR KURU:

2020 başında 5,95 seviyelerinde olan kur, kasım ayı başında 8,50 seviyelerini görerek tarihi rekor kırdı. Yılın son günlerinde dolar kuru 7,60 seviyelerine kadar geriledi. TCMB, 2020 yılı aralık ayı beklenti anketine göre cari yıl sonu döviz kuru (dolar/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 7,89 TL iken, bu anket döneminde 7,77 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 8,41 TL iken, bu anket döneminde 8,37 TL olarak gerçekleşti.

İHRACAT:

2019’u 171,5 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracatın, pandeminin vurduğu 2020 yılını ise YEP hedeflerine uygun olarak 165 milyar dolar seviyelerinde kapatması bekleniyor. 2021 için koyulan 184 milyar dolarlık ihracat hedefinin yakalanması ise, küresel anlamda pandeminin ticaretteki etkisini hafiflemesine bağlı olacak.

CARİ AÇIK:

Son 12 aylık cari açık 33 milyar 795 milyon dolar olarak gerçekleşti. Cari dengenin GSYH’ye oranının 2020 sonunda eksi yüzde 3,5 olması beklenirken, 2021 için hedef bu oranı eksi yüzde 1,9’a kadar çekmek olarak belirlendi.