
VEYSİ POLAT Diyarbakırlılar bu sabah güne karla başladı. Kuşkusuz anormal mevsim şartlarındaki bu yağış, kuraklık tehlikesi karşısında önemli bir gelişmeydi. Bir çiftçinin yüzü güldü bir de kar topu oynamak isteyenlerin. Akıllı telefonu olanlar, geç gelen mevsimin ilk karını görüntüledi, sosyal hesaplarından paylaştı. Diyarbakır etiketiyle kar paylaşımları öğlen saatlerine kadar twitterda en çok twit atılan gündem […]
VEYSİ POLAT
Diyarbakırlılar bu sabah güne karla başladı. Kuşkusuz anormal mevsim şartlarındaki bu yağış, kuraklık tehlikesi karşısında önemli bir gelişmeydi. Bir çiftçinin yüzü güldü bir de kar topu oynamak isteyenlerin.
Akıllı telefonu olanlar, geç gelen mevsimin ilk karını görüntüledi, sosyal hesaplarından paylaştı.
Diyarbakır etiketiyle kar paylaşımları öğlen saatlerine kadar twitterda en çok twit atılan gündem konusu oldu.
Villasının bahçesinden, yüzme havuzlu sitesinin balkonundan fotoğraf paylaşanlar, altına şiirlerle methiyeler dizip durdu gün boyu.
Oysa yağmur ve kar Allah’ın bereketidir.
Baharda filizlenecek tohumlara kış mevsiminde verilmiş öncü can suyudur.
Bir de bu kentte sevinenlerden daha çok geçim derdinde olanlar var.
Bu insanların öyle sosyal medyada odun, kömür derdini dile getirecek akıllı telefonları bile yok!
Örneğin Bağlar…
420 bin nüfusuyla Türkiye’nin en kalabalık ilçesi…
Öyle ki 36 vilayetten daha çok nüfusu var.
Bu ilçenin yüzde 70’i sobayla ısınıyor.
Örneğin Sur…
90 bin nüfuslu ilçenin yüzde 80’nine doğalgaz henüz gelmemiş.
Gelenler de imkansızlıklardan evine döşeyememiş.
Karın temiz havasını soluyarak Bağlar’daki evimden Sur’a doğru küçük adımlarla yürüyorum.
İstasyon Caddesi’nden Eski Hal’e giderken, bir köşeye kıvrılmış, soğuktan büklüm büklüm olmuş adama soruyorum.
“Geç yağdı ama sonunda yağdı” diyorum kar.
Oralı bile olmuyor…
Az ilerideki ışıklarda; belli ki soğuğa aldırış etmeden kar topu oynamış, pantolonu yırtık, lastik ayakkabıları ile dizlerine kadar ıslanmış çocuklar dileniyor.
Bu kentin iki yakası var gerçekten.
“Berlin Duvarı” diye tanımlanan tren rayının öte yakası bir de öte yakanın geldiği bu yaka…
Ne diyelim…
Allah insana geldiği yeri unutturmasın!