
ŞEMSETTİN BOZKURT (Van Organize ve Sanayici İş İnsanları Derneği Başkanı / DOGÜNSİFED Başkan Yardımcısı) Son bir buçuk veya iki aydır koronavirüs ile yatıp koronavirüs ile kalkıyoruz. Şöyle bir rahatça sırtımızı yaslayıp gözlerimizi kapattığımızda, ya da bir an için koronavirüsü unuttuğumuzda virüs öncesi ne kadar da çok hayallerimiz, projelerimiz, düğün dernek işlerimiz, kariyer planlarımız ve daha […]
ŞEMSETTİN BOZKURT
(Van Organize ve Sanayici İş İnsanları Derneği Başkanı / DOGÜNSİFED Başkan Yardımcısı)
Son bir buçuk veya iki aydır koronavirüs ile yatıp koronavirüs ile kalkıyoruz. Şöyle bir rahatça sırtımızı yaslayıp gözlerimizi kapattığımızda, ya da bir an için koronavirüsü unuttuğumuzda virüs öncesi ne kadar da çok hayallerimiz, projelerimiz, düğün dernek işlerimiz, kariyer planlarımız ve daha bir sürü düşüncelerimiz vardı.
Bütün bunlar çok normal şeyler, burada anormal olan bir durum yok!
Hepsi de hayatın olağan akışı içerisinde çok doğal ve güzel şeylerdir. Ne zamana kadar; ta ki bu illet hayatımızda baş gösterene kadar.
Öyle anlaşılıyor ki, bu koronavirüs (Covid-19) uzun bir süre daha dünyanın ve Türkiye’nin gündemini meşgul edecek.
Öyleyse şimdi kendimize asıl sormamız gereken soruyu soralım; Bundan sonra ne olacak ve bizleri nasıl bir hayat bekliyor?
Bu virüsten önce de virüsten sonra da, sanırım dünyamızın ve ülkemizin en büyük sorunu işsizlik ve yoksulluktu.
Muhtemelen bundan sonrada öyle olacak!
Hal böyle iken ülkemizin de içerisinde bulunduğu nerdeyse Ortadoğu ülkelerinin tümünde gelişmeler dünyanın tam tersine işlemektedir. Bilimsel ürün ve teknoloji üretiminde dünyadaki gelişmelerden çok uzaktayız.
Daha eğitim, sağlık, kalkınma, demokrasi, hak ve özgürlükler gibi bir yığın sorunumuz var.
Genelde ülkemizin büyük bir kısmında ama özellikle de bizim bölgemizde, henüz yatırım altyapısı tamamlanmamış, bölgelerarası gelişmişlik farkı çok fazla, fırsat eşitliği ve diğer konular gibi bir sürü sorun bizim bölgemizde çok daha katmerli bir şekilde kendisini ortaya koyuyor.
Bütün bu gelişmeler ışığında, tarihsel sürecinde bize göstermiş olduğu gibi, çeşitli dönemlerde birçok defa ortaya çıkan bu veba/salgın gibi hastalıklar bir gün elbette son bulacak.
Tarihsel süreç içerisinde ortaya çıkan salgınlar dünyası ile günümüz dünyasını birbirinden ayıran çok önemli özellikler var. Bunlardan en önemlisi önceki salgınlarda dijitalleşme, internet dünyası ve bilgiye erişim bu kadar yaygın ve hızlı değildi. Belki de bundan önce birçok salgın ve virüs gibi hastalık, küresel sermayenin dolaşımı ve dolayısıyla insan hareketliliğinin bu kadar olmamasından dolayı lokal kalmıştır. O yüzden dünya artık küçüktür, dünyadaki her bireyin sorunu diğer bireyleri etkilemektedir.
Burada asıl önemli bulduğum konu ise, dijitalleşmenin ve bilgiye erişimin olumlu etkileri ve hatta buna küresel sermayenin dolaşımını da ekleyebiliriz. Bir anda bilim ve teknolojinin ne kadar da çok hoyratça ticari kaygılar, saldırı ve savunma mekanizmaları için kullanılmasının anlamsızlığı da ortaya çıkıyor.
Dünya belki de ilk kez küresel bir işbirliği için tıbbın ve sağlığın önemini bu kadar kavrayarak bu konularda sınıfta kaldığını açıkça ve çok çarpıcı bir şekilde anlamış oluyor.
Bundan böyle bilimin tıpta ve sağlık alanlarında da daha verimli kullanılması için küresel işbirliğine ihtiyaç olduğu da iyice ortaya çıkıyor. Belki de ilk kez sınırların anlamsızlığı ve sınır ötesi harekatlar, başka ülkelerin iç işlerine müdahale ve ‘başka ülkelere demokrasi götürme’ planları bu virüsle birlikte anlamsızlaşıyor.
Belki de bu pandemi, dünyayı kendi görüş ve önerileri doğrultusunda dizayn etmeye çalışanların kendileri ile baş başa kalmalarını da sağlıyor.
Onca kuvvetli ve kudretli liderin sadece kendini ve yakın çevresini koruyabilmek için ne kadar da çok çaba gösterdiğini hatta birkaç liderin de bu salgından nasibini aldığını görüyoruz. Belki de biraz daha insanı ve insan hayatını merkeze alan politikaların önemini kendilerine hatırlattıyor. ‘Her şerde bir hayır, her hayırda bir şer vardır’ düşüncesiyle belki de salgın sonrası sağlık başta olmak üzere, diğer tüm konularda küresel işbirlikleri gelişir diye düşünmekten insan bir an kendini alıkoyamıyor.
Bütün bu gelişmelerin ülkemize ve iş dünyası olarak bizim yaşamımıza yansıması ise çok daha farklı olacak diye düşünüyorum. Koronavirüs sonrası hiçbirimiz eski alışkanlıklarımızla hayatımıza devam edemeyeceğiz gibi görünüyor.
Herkesin ister çalışan ister işveren olsun bundan böyle hijyen kurallarına, sosyal mesafeye ve diğer birçok konuya çok daha dikkatli yaklaşması gerektiği açıkça görülmektedir.
İşin diğer bir boyutu ve asıl bizi ilgilendiren kısmı ise bundan böyle hiçbir ekonomik yaklaşım eskisi gibi olamayacaktır.
Yeni dönemde dijitalleşmenin daha çok ön plana çıktığı, e- ticaretin daha fazla yaşamımıza girdiği bir dönem olacaktır.
Yeni dönemde önemi artacak olan yatırımlar kuvvetle muhtemel sağlık, dijitalleşme, yenilenebilir enerji, tarım ve hayvancılık olacaktır. İş insanlarımızın şimdiden bu alanlara yatırım yapmaları konusunda gerekli altyapılarını oluşturmalarını tavsiye eder herkese sağlıklı günler dilerim.
Amedspor’dan Bandırma’ya Diyarbakır tarifesi12 Şubat 202522:39 Diyarbakır’da kurtarma operasyonu12 Şubat 202522:36 Diyarbakır’a kar yağışı uyarısı12 Şubat 202522:35 Diyarbakır’da El Cezeri Bilim Merkezi kuruluyor10 Şubat 202523:53 Lice ve Çüngüş yolları kardan temizlendi10 Şubat 202523:52