Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Hakkarili ünlü model Xoxê’nin parmak ısırtan hikayesi

Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde dünyaya gelen Xoxê, etnik giyim firmaların aranılan yüzü oldu. Ortadoğu News’in haberine göre, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olan Xoxê, fotomodel olmayı hiç planlamamış. İstanbul’a çalışmak için gidince arkadaşlarının çektiği fotoğrafları etnik giyim firmalarının ilgisinden kaçmamış. Bu tecrübeden sonra modellik ajanslarına kayıt olan Xoxê, İstanbul’a gelen uluslararası firma ve fotoğrafçıların […]

Hakkarili ünlü model Xoxê’nin parmak ısırtan hikayesi
  • 26 Temmuz 2020 17:42

Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde dünyaya gelen Xoxê, etnik giyim firmaların aranılan yüzü oldu. Ortadoğu News’in haberine göre, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olan Xoxê, fotomodel olmayı hiç planlamamış. İstanbul’a çalışmak için gidince arkadaşlarının çektiği fotoğrafları etnik giyim firmalarının ilgisinden kaçmamış. Bu tecrübeden sonra modellik ajanslarına kayıt olan Xoxê, İstanbul’a gelen uluslararası firma ve fotoğrafçıların tercih ettiği bir isim olmuş.

Xoxê, Afro-melez bir görünüşe sahip olduğu için bu tür çekimlerde tercih edildiğini dile getirdi. Ailesinden destek aldığını belirten Xoxê, anlamsızca sosyal medya linçlerine maruz kaldığını aktardı.

İşte Xoxê’nin anlatımları:

“Biraz farklı bir görünüşe sahibim bu nedenle arkadaşlarım fotoğrafımı çekmek istiyorlardı. Sonra etnik elbise satan bir firma poz vermemi istedi. Bu ilk profesyonel işimdi. Daha sonra modelliği ve sanatsal fotoğraflar için poz vermeyi sevdim. Hakkari/Yüksekovalıyım, Van’da üniversiteye gidip İktisat bölümünü bitirdim. Model olma planım yoktu. Sonra bir ara İstanbul’da kendimi modellik yaparken buldum. Moda dünyasında Kürt model sayısı çok fazla. Kürtlerin kendine has bir güzellikleri var. Daha karakteristik bir yapıları var. Avrupa ve Rusya firmaları ve fotoğrafçılar, Ortadoğu’dan bu tür karakteristik yüzleri tercih ediyorlar. Türkiye’de ise Rus modeller tercih ediliyor.

Yüksekova’ya gittiğimde, “bu ne saç baş” diyorlar. “Ayy ne çirkin” diyorlar. Güzellik algısı her yerde ve her zamanda farklı tabi.

Uluslararası firmaların genel güzellik kalıplarını kırıp yeni arayışlara girmesi beni çok heyecanlandırıyor. Elbette herkesin kendine has bir güzelliği var. Bazı firmalar eski kalıplara göre çirkin sayılan modellerin kendine has güzelliklerini ortaya çıkarıyorlar. Kalıplar kırılıyor…

Genelde Afro-melez olduğum sanılıyor. Hakkariliyim deyince espri yaptığımı sanıyorlar. Bir gün bir çekime gitmiştim. Ezgi Mola ile karşılaştık. Çok sıcak bir kişiliği var. Yanıma gelip “Türkçe biliyor musun?” diye sordu. “Evet” dedim. Nereli olduğumu sorunca “Hakkariliyim” dedim. Gülüp etrafındakilere “Buna Hakkariyi kim öğretti” diye sordu. Daha sonra bunun espri olmadığını anladı, Hakkari ve Yılmaz Erdoğan’ı konuştuk.

Ailem ve çevrem beni destekliyor. Fakat sosyal medyada bazen lince uğruyorum. Bana yazanlara cevap yazmayınca başlıyorlar saydırmaya: “Sen kendini metalaştırmışsın, nasıl bir Kürtsün, asimile olmuşsun, böyle kadın mı olur, böyle Kürt mü olur?”

İnsanların farklı amaçları var ve cevap almayınca saldırıya geçiyorlar. Bu yüzden sosyal medyadan olabildiğince uzağım.

Modellik pis bir işmiş gibi gösteriliyor, hatta “vücudunu pazarlama” suçlamasına kadar gidiyor bu. Oysa hem fotoğraf hem modellik bir sanat. İnsanlar meta halinde görmek isteyince her türlü görüyorlar. Bu giyim ve duruştan bağımsız ve onların bakış açısına bağlı bir şey. Metalaştırmak isteyenlere kadının tamamıyla kapalı veya açık olması bir şeyi değiştirmiyor, her türlü metalaştırabiliyorlar.

Böyle yapmakla çok güzel ve yakışıklı, ayrıca çok yetenekli gencin yolu kapatılıyor. Benim pozlarım sanatsal ve bu iş sanatın bir parçası.

İsteyince bu işte çok iyi yerlere gelebilecek gençler var.