Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Elazığ TSO, tarihin en büyük maden rezervi için Girişim Grubu kurdu

VEYSİ POLAT Maden Teknik Arama Genel Müdürlüğü’nün çalışmaları neticesinde Türkiye’de cumhuriyet tarihinin en büyük bakır ve maden rezervi Elazığ’ın Maden İlçesi’nde bulundu. Bu gelişme üzerine rezervin bulunduğu alana giriş-çıkışlar yasaklanırken, ilgili bakanlık da maden işletmesi için yakın bir tarihte ihaleye çıkılacağını duyurdu. Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Asilhan Arslan, söz konusu bölgede […]

Elazığ TSO, tarihin en büyük maden rezervi için Girişim Grubu kurdu
  • 23 Mart 2022 22:18

VEYSİ POLAT

Maden Teknik Arama Genel Müdürlüğü’nün çalışmaları neticesinde Türkiye’de cumhuriyet tarihinin en büyük bakır ve maden rezervi Elazığ’ın Maden İlçesi’nde bulundu. Bu gelişme üzerine rezervin bulunduğu alana giriş-çıkışlar yasaklanırken, ilgili bakanlık da maden işletmesi için yakın bir tarihte ihaleye çıkılacağını duyurdu. Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Asilhan Arslan, söz konusu bölgede sadece bakır ve maden değil, altın, gümüş, demir ve kobaltın da yer aldığı 15 milyar dolarlık bir değerin bulunduğunu açıkladı,

Elazığ’daki maden ihalesi için TSO Girişim Grubu oluşturduklarını ifade eden Arslan, “Bu şehrin insanı kendi kaynağını işleyerek şehrin müreffeh bir geleceğe taşımak için ortak bir paydada buluşmuştur. Bunun iyi okunması gerekiyor. Toplumu oluşturan tüm kesimler Elazığ Girişim Grubu içinde yer alarak kendi topraklarındaki bu zenginliği ilin geleceği için işlemek istiyor. Maden sahasından doğacak tüm katma değerin bu şehirde kalması iradesi var. Bu çok önemlidir. Elazığ Girişim Grubu olarak biz sürece öncülük etmekteyiz. Hem Odamızın kuruluş kanunu ve görevlerinin bir parçasını yerine getiriyor hem de 2018 yılında ilan etmiş olduğumuz gibi bu şehrin tüm kaynaklarının ilimizin sosyo-ekonomik ve kültürel kalkınma ve gelişmesine kanalize etme taahhüdümüzü gerçekleştiriyoruz” dedi.

Süreci çok yönlü olarak yönetmenin gayreti içerisinde olduklarını ifade eden Arslan, “Bugün geldiğimiz noktada Elazığ’ın bu gücünün en akılcı ve en verimli şekilde yönetilebilmesi için başta hukuka uygunluk ve mali olarak yönetilebilirlik olmak üzere birçok anlamda danışmanlıklar alarak süreci planlayıp icra ediyoruz. Yani süreç sadece bir ihaleye hazırlık süreci değil. Bir yandan mevcut ihale şartlarının değiştirilmesi, diğer yandan Elazığ kamuoyunun ortaya koyduğu irade doğrultusunda çok ortaklı bir girişimin yasal zemine oturtulması diğer yandan hukuki süreçlerin yönetilmesi ve nihayetinde tarihi belli olan bir ihaleye mutlak suretle katılma azmi söz konusu. Tüm bu süreçler profesyonel destekler alınmak suretiyle yasalar ve kanunun öngördüğü mevzuatlar çerçevesinde yürütülmektedir” dedi.

Başkan Arslan konuyu devletin zirvesine taşıyarak taleplerini bildirdiklerini belirterek, şöyle devam etti: “Bu oluşumumuzun varlığını bildirmek ve ihale ile ilgili öngörülerimizi iletmek üzere Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu talep ederek konuyla ilgili hazırlamış olduğumuz taleplerimizi içeren dosyamızı takdim ettik. Ayrıca hükümetimizin ve devletimizin en üst kademeleri ile bir çok görüşme gerçekleştirerek lobi faaliyetlerimizi yürütmeye devam ediyoruz. Öncelikli beklentimiz ihale şartlarının değiştirilerek rekabet ortamının oluşturulması ve devletimizin zarara etmeden kamu menfaatinin önceliklendirilmesidir.”

Arslan, Maden Teknik Arama Genel Müdürlüğü’nün 2018 yılından bu yana yaptığı çalışmalar neticesinde söz konusu rezervin bulunduğunu söyledi. 140 bin metreküplük sondaj çalışması sonucu 825 hektarlık bir alan içerisinde Türkiye’nin en büyük bakır madeninin keşfinin yapıldığını aktaran Arslan, şöyle devam etti:

“Madenin işlenmesi için sanayi tesisleri kurulmalı”

“Bu sahaya yakın bir yerde, Maden ilçemiz sınırı içerisinde bir bakır madeni sahası vardı. 1939 yılından şu ana kadar halen daha çalışan ama orada rezerv tükenme noktasına gelmişti. İzole tesislerinin kurulması ile birlikte 1990’lara kadar ülkenin bakır ihtiyacını karşılayan 4 bin 500 kişinin istihdam edildiği bir alandı.

Yeni rezerv sahası ile birlikte Maden ilçemiz, eski günlerine kavuşacak. Oradaki bu saha Diyarbakır, Bingöl, Malatya, Adıyaman ve Tunceli’deki diğer maden sahalarının da işlenmesine vesile kılacak bir ekosistemi destekleyecek.

“Altın ve gümüş de var… 500 milyon dolarlık yatırım için Girişim Grubu kurduk”

Bu maden ile birlikte bölgede tüm uç ürünlerin üretilebileceği bir sanayileşmenin olmasını istiyoruz. Yaklaşık 500 milyon dolarlık yatırımla; çünkü bu saha polimetal bir saha. Ve içinde bakır, kobalt, demir, altın ve gümüş varlığı da var. Bütün içindeki bu değerli madenlerin de ekonomiye kazandırılması için kompleks bir yatırım bölgede olması, Elazığ’a, Diyarbakır’a, Tunceli’ye, Bingöl’e çok olumlu katkı sağlayacaktır. Çünkü madenciliğin Doğu ve Güneydoğu’daki önemli bir merkezi olacak. Geçmişte böyleydi, yeniden bu misyonu üstlenecek. Bölgenin kalkınması, zenginleşmesi anlamında ihaleyi çok önemsiyoruz ve bu ihaleyle birlikte bütün bu sanayi tesislerinin Elazığ’da kurulmasıyla bölgeye ciddi katkı sağlayacağına inanıyoruz.

Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası olarak, tüm çalışmalarımızı bu şekliyle yürüterek hem iş dünyasını bu konuda kanalize etmeye çalışmaya çalışıyoruz.

“Madenden elde edilecek gelir bölgede kalmalı”

Hummalı bir çalışma içerisindeyiz. Elazığ’ın gündemi maden yasağı ve ihalesi.

Halkımız son derece duyarlı. Bölgedeki tüm madencilerimiz, çevre illerimiz son derece duyarlı. Herkes bu ihalenin sonucunu ve şartnamenin bu boyuta evrilmesini bekliyor. Elazığ Girişim Grubu olarak da bir yapı başlattık. Girişim Grubu olarak ihalede var olmak istiyoruz. Amacımız tüm yatırımcıların bu ihaleden yer alması ve ihale sonrasında da işletici olarak ekonominin içinde var olarak o madenden elde edilecek gelirin de bölgede kalmasını arzu ediyoruz.

Kooperatifleşme ile birlikte nasıl bir zenginleşme söz konusu oluyorsa bu girişim grubuyla birlikte küçük sermayedarların da ortak olduğu ve oradaki kazançtan pay alabileceği bir yapı ile tamamen bölgenin, Elazığ’ın gelişimi söz konusu olacak.

MTA’nın çalışmaları neticesinde 35 milyon tonluk bir polimetal rezervinin keşfi söz konusu. Çalışmalar devam ediyor hala. Jeoloji ve maden mühendislerinin öngörüsü 3 kat daha büyük rezerv söz konusu.

Bulunan madenin değeri minimum olarak 15 milyar dolar.”