Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

AİHM, KCK ana davasında Türkiye’yi haksız buldu

HABER/ABORİ Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), ‘KCK/Türkiye Meclisi’ soruşturması kapsamında tutuklanan 83 Kürt siyasetçinin 18 ay boyunca hakim karşısına çıkarılmadan tutuklu kalmaları, 15 ay boyunca dosyada ‘gizlilik’ kararı bulunması nedeniyle tutuklamaya etkin itirazda bulunamadıkları için ‘özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiği’ gerekçesiyle yaptığı başvuruyu karara bağladı. Evrensel gazetesine yer alan habere göre, AİHM, Türkiye’nin Avrupa […]

AİHM, KCK ana davasında Türkiye’yi haksız buldu
  • 21 Haziran 2019 00:41

HABER/ABORİ

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), ‘KCK/Türkiye Meclisi’ soruşturması kapsamında tutuklanan 83 Kürt siyasetçinin 18 ay boyunca hakim karşısına çıkarılmadan tutuklu kalmaları, 15 ay boyunca dosyada ‘gizlilik’ kararı bulunması nedeniyle tutuklamaya etkin itirazda bulunamadıkları için ‘özgürlük ve güvenlik haklarının ihlal edildiği’ gerekçesiyle yaptığı başvuruyu karara bağladı.

Evrensel gazetesine yer alan habere göre, AİHM, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) ‘Özgürlük ve Güvenlik Hakkı’ başlığını düzenleyen 5. Maddesi’nin 4. Fıkrasını ihlal ettiği hükmüne vardı. AİHS’nin 5. Maddesi’nin 4. Fıkrasını düzenleyen “Yakalama veya tutuklu durumda bulunma nedeniyle özgürlüğünden yoksun kılınan herkes, özgürlük kısıtlamasının yasaya uygunluğu hakkında kısa bir süre içinde karar vermesi ve yasaya aykırı görülmesi halinde kendisini serbest bırakması için bir mahkemeye başvurma hakkına sahiptir” hükmü doğrultusuna karar veren AİHM, her başvurucu için Türkiye’yi ayrı ayrı tazminata mahkum etti.

Türkiye’yi her bir başvurucu için 250 Euro tazminata mahkûm eden AİHM, toplamda Türkiye’yi 2 bin 750 avro tazminata mahkûm etti.

AİHM’nin kararını değerlendiren başvurucuların avukatlarından Reyhan Yalçındağ, “Haklılığımız bu kararla açığa çıktı. Mahkeme verdiği kararla Türkiye’nin 5 sene boyunca KCK ana dava dosyasındaki tutuklu yargılamalarla ilgili Sözleşmenin 5/4 maddesiyle düzenlenen kişi güvenlik ve özgürlük hakkının keyfi bir şekilde ihlal edildiğini ortaya koydu” dedi.

Yalçındağ, AİHM’nin AİHS’nin 5’inci maddesinin “Herkesin kişi özgürlüğüne ve güvenliğine hakkı vardır. Aşağıda belirtilen haller ve yasada belirlenen yollar dışında hiç kimse özgürlüğünden yoksun bırakılamaz” hükmünü içeren 1’inci fıkrasına yaptıkları itirazın kabul edilmemesini ise eleştirdi.

Yalçındağ, “Bu dosyada makul şüphe olmadan, dosyadaki muhteviyat söylenmeden ‘KCK üyesi misiniz?’ diye tek bir soru sorularak tutuklama yapıldığı halde, mahkemenin bunu makul şüphe varmış gibi Sözleşme’nin 5/1 maddesiyle alakalı bir değerlendirme yapmaması da eleştiri konusudur” dedi.