Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

TÜSİAD Başkanı Van’dan uyardı: Dış borcumuz 2001 krizini anımsatıyor

HABER/ABORİ Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), her yıl farklı bir kentte düzenlediği yönetim kurulu toplantısını, bu yıl Van’da gerçekleştirdi. İş Dünyası Van Buluşması, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve Doğu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (DOĞUSİFED) ev sahipliğinde Van’daki Elite World otelde yapıldı. Toplantıya, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, TÜRKONFED […]

TÜSİAD Başkanı Van’dan uyardı: Dış borcumuz 2001 krizini anımsatıyor
  • 5 Ekim 2019 00:05

HABER/ABORİ

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), her yıl farklı bir kentte düzenlediği yönetim kurulu toplantısını, bu yıl Van’da gerçekleştirdi. İş Dünyası Van Buluşması, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve Doğu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (DOĞUSİFED) ev sahipliğinde Van’daki Elite World otelde yapıldı. Toplantıya, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, TÜRKONFED Başkanı Orhan Turan, DOĞUSİFED Başkanı Suat Çiftçi, Dostluk Grubu Başkanı Mehmet Avcı, TÜSİAD Yönetim Kurulu üyeleri ve iş insanları katıldı.
Toplantıda konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, TÜSİAD olarak Van’da olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. Her yıl, TÜSİAD Yönetim Kurulu toplantılarının birini, ülkenin farklı bir kentinde yaptıklarını, bu yılki toplantıyı da Van’da gerçekleştirdiklerini ifade eden Kaslowski, kentteki genç nüfusa dikkat çekti. Kaslowski, “Kentimiz yüzde 65’i 0- 29 yaş grubunda olan nüfusuyla, genç nüfus açısından Türkiye ortalamasının üzerinde. Eğitim başarı sıralamasına baktığımızda ise Van, Türkiye’de 75’inci sırada. Bu iki veri bize gençlerimize yönelik atılacak çok fazla adımın olduğunu gösteriyor. Bugün zaten Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde TÜSİAD’ın ‘Bu Gençlikte İş Var’ projesi kapsamında gençlerimizle bir araya geliyoruz. Onların girişimcilik alanındaki potansiyellerini harekete geçirmek istiyoruz. Gençlerimizin nitelikli ve çağın gereklerine uygun eğitim alması, geleceğin mesleklerine hazırlanması, aynı zamanda girişimcilik potansiyellerinin güçlendirilmesinin kent iş dünyasının da her daim gündeminde olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

“AVRUPA’DAN İYİ HABERLER GELMİYOR”

Van’ın sınır kenti olduğunu, bu potansiyelin kullanılması gerektiğini belirten Kaslowski, Türkiye için dış talep açısından en büyük pazarın Avrupa olduğunu söyledi. Ancak Avrupa’dan gelen emarelerin de iç açıcı olmadığını belirten Kaslowski, şöyle konuştu:  “Dünyanın kalan bölgeleri açısından da dış ticarette büyüme beklenmiyor. Elbette iç talep toparlandıkça yatırım iştahı da artacaktır. Yeni programda yargı reformuna da yer verilmesi sevindiricidir. Yargıda uzmanlaşma ve hız önemlidir. Ancak yargı bağımsızlığının olmadığı durumda, adaletten bahsetmek mümkün değildir. Her şeyden önce yargı bağımsızlığını güçlendirecek adımların atılmasını bekliyoruz. Küresel koşullar, ucuz finansmanı desteklediği ölçüde sorun yokmuş gibi görülse de geçmiş yıllarda kurda görülen yüksek artış, şirket bilançolarında önemli oranda hasar yarattı. Bu hasarı taşıyarak devam etmek çok maliyetli ve sürdürülemez. Ülkemizin döviz cinsinden yüksek miktarda borcu var. Yeni ekonomi programımızın açıklandığı gün bir veri daha açıklandı: Özel sektör ve kamunun toplam dış borcu milli gelirin yüzde 61,9’una ulaştı. En son 2001 krizinde yüzde 56’yı görmüştük. Geçtiğimiz 4 yılda doların değeri TL’ye kıyasla 2,5 kat arttı. Geri ödenebilir durumdaki pek çok kredi, bu nedenle ödenemez hale geldi. Bankalar mümkün olduğunca bu borçları yeniden yapılandırıyorlar. Ancak bu sefer de taze kredilere, ekonominin sağlıklı alanlarına kredi akışı yavaşlıyor. Kaynaklar sorunlu kredilerde kilitli kalıyor. Bu sorunu çözmeden ne şirketlerin yeni yatırım yapabilmesi, ne de bankaların büyük oranda yeni kredi verebilmesi mümkün değil. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız tam olarak buydu.”

 

“TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER İYİLEŞTİRİLMELİ”

Yerel yönetimlerin yatırım ortamının iyileştirilmesindeki önemine de değinen Kaslowski, “Yerel demokrasinin hayata geçmesinde tüm aktörlerin sorumluluğu vardır. Ülkemizin yaşadığı tüm olumsuzluklara ve güvenlik sorunlarına rağmen sorunlarımızı demokratik çerçeve içerisinde, özgürlükleri kısıtlamadan çözme kapasitesine sahibiz. Özgürlükler kısıtlandığında güvenlik sorunlarının da derinleştiğine şahit oluyoruz. Bizim için özgürlüklerle güvenlik arasında bir çelişki yok. Tersine özgürlük alanlarının genişlemesi şiddet eğilimini azaltır, diyalog yoluyla sorunların çözümünü kolaylaştırır. Aynı çerçevede, belediye başkanlığı veya benzeri seçimle gelinen bir kamusal görevin hem hukuk devleti kuralları çerçevesinde denetimi, hem de demokratik meşruiyetine saygı önemlidir. Demokrasi de, ülkedeki güven unsurunun tam olarak sağlanması da bunu gerektirir. Yalnızca ekonomide değil, temel hak ve özgürlükler, ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, insan hakları gibi konularda da ilerleme kaydetmek zorundayız. Özgürlük alanlarının genişlemesi, insanların düşündüklerini özgürce ve korkmadan söyleyebilmesi, yaratıcı ve eleştirel düşüncenin gelişebilmesi için şarttır. Gelişmiş ülke kategorisine geçebilmek için önemli hedeflerimizden biri, artık ülkemizde demokrasi ve hukuk devletinin tartışma konusu edilemeyecek bir düzeye getirilmesi olmalıdır. Bu çerçevede, içeride ve dışarıda ülkemize, kurumlarımıza ve demokrasimize güveni artırmak ekonomimizi de güçlendirecektir” dedi.

Van Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva da, Van’ın Nuh Tufanı’ndan sonra, hayatın yeniden başladığı bir havzanın şehri olduğunu kaydetti. Van’ın Anadolu’nun giriş kapısı, Batının doğusu, doğunun batısındaki başkenti olduğunu söyleyen Takva, “Komşumuz İran İslam Cumhuriyeti ile olan ilişkilerin güçlendirilmesi başta olmak üzere, ülke genelinde ekonomik anlamda, ileri seviyelerde olan ve sanayisi gelişmiş birçok ilimize ziyaretler gerçekleştirerek, iş dünyasını kentimizin ekonomik kalkınması yönünde sorumluluk almaya davet ettik. İran ile Ülkemizin 560 kilometrelik kara sınırı bulunmaktadır. 300 kilometresi Van-İran sınırıdır” dedi.