Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

İş insanlarımıza çağrımızdır; Bu stand desteğinizle dolar ve de taşar…

VEYSİ POLAT Diyarbakır, son 6 yılda yaşamın her alanında hem çok yoruldu ve hem de yoksullaştı. Hendek barikat olayları, 15 Temmuz sonrası yeniden OHAL uygulamaları, kayyum atamaları ve son olarak pandemi süreci, kenti sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik olarak geriye götürdü. Özellikle geçen yılın Mart ayı ile birlikte ülkemizde pandemi olarak kabul edilen koronavirüs süreci, […]

İş insanlarımıza çağrımızdır; Bu stand desteğinizle dolar ve de taşar…
  • 18 Ağustos 2021 21:16

VEYSİ POLAT

Diyarbakır, son 6 yılda yaşamın her alanında hem çok yoruldu ve hem de yoksullaştı. Hendek barikat olayları, 15 Temmuz sonrası yeniden OHAL uygulamaları, kayyum atamaları ve son olarak pandemi süreci, kenti sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik olarak geriye götürdü.

Özellikle geçen yılın Mart ayı ile birlikte ülkemizde pandemi olarak kabul edilen koronavirüs süreci, kentte işsizliği arttırdı, tüten fabrika bacalarını susturdu, yoksulluğun daha da artmasına neden oldu.

İşte tam da bu yoksulluğu yaşarken, memleketini seven üç duyarlı yurttaş, anlamlı bir kampanya başlattı.

Öncülüğünü Diyarbakır Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Mustafa Vural, mali müşavir Kadri Yaman ve otopark işletmecisi Mehmet Bahattin Erbek, Diyarbakır’da askıda kıyafet uygulaması başlattı.

Mehmet Bahattin Erbek’in işlettiği otopark önündeki kaldırıma “İhtiyacın yoksa as, varsa al” standı kuruldu. El birliğiyle kurulan stant sayesinde ihtiyaç sahibi olan vatandaşlar ücretsiz kıyafet sahibi oluyor.

Standı ziyaret etmek için otopark önüne geldiğimde yaşlı bir kadın utangaç gözlerle hem çevresine hem de kıyafetlere bakıyor. O sıra günün büyük bir bölümünü hayırseverliğe adayan Mehmet Bahattin Erbek beliriyor. Yaşlı teyzenin utangaçlığı daha da artmasın diye yanına bile gitmiyor. Birkaç parça giysiyle yaşlı kadın aramızdan ayrılırken, biz de Mehmet Bahattin Erbek’le konuşmaya başlıyoruz.

İlkokul arkadaşım Remzi Erbek’in kardeşiymiş meğer. Cumhuriyet İlkokulu’na her sabah birlikte gitmek için uğradığımda Mehmet henüz küçüktü.

Şimdi kocaman yüreğiyle Diyarbakır fakirlerin umudu olan bir adam olmuş.

Sonra başlıyor anlatmaya:

“Mustafa Vural ve Kadri Yaman ile birlikte bu fikir oluştu. Sonra Mustafa Vural’ın önerisi doğrultusunda ‘İhtiyacın yoksa as, varsa al’ sloganımızı belirledik. Bu standı kurmamızın amacı evde ihtiyaç fazlası elbisesi olup da giyilebilecek tarzda fazlalığı olanlar gelip bu standa asıyor. İhtiyacı olanlar da gelip alıyor. Son yıllarda yoksulluk arttı. Amacımız bu kesime yardımcı olmaktır. Her semtte böyle elbise stantları açılırsa bizim için de vatandaş için de çok makbul olur. Herkes kendine göre ne kadar yardımı dokunabiliyorsa ve kendi halkımıza vatandaşımıza yardımcı olabilirse çok iyi olur. İhtiyacı olanda mesela kendini burada bir mağazada gibi görüyor. Gönül rahatlığıyla ihtiyacını alıp giyip götürüyor.”

Evet, bu kentin fakiri çok olduğu kadar zengini de fazla.

Pandemi sürecinde “Biz bize yeteriz” diyenlere çağrım var.

Türkiye’nin ilk Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’ne sahip tek kent olan Diyarbakır’daki tekstil firmalarına çağrım var.

Atalarımızın dediği gibi “Damlaya damlaya göl olur”, “Bir elin nesi iki elin sesi var” dememiş boşuna.

Şimdi dayanışma zamanı…

Yenişehir kaldırımında bekleyen fakirlerin umut standı sizleri bekler.

Saygılarımla